14 Ekim 2020 Çarşamba

İSLAMDA ; KURAN VE HADİSDE EVRENSEL ŞUUR – 15- GÖKLER VE YER VE ONLARDAKİLER – CEHENNEM VE HER ŞEY

 

 

 

İSLAMDA ; KURAN VE HADİSDE EVRENSEL ŞUUR – 15- GÖKLER VE YER VE ONLARDAKİLER – CEHENNEM VE HER ŞEY.

 

BEN ALLÂHIN KULUYUM.

Atılmış şeytandan Allâha sığınırım. 

Rahmeti Her Şeyi Kapsayan , Çok Rahmet Eden Allâhın adıyla.

(Kuran - 1 Fâtiha sûresi , Âyet 1) “Övgü , Evrenlerin türeteni  Allah içindir”.  

Selâm (esenlik-sağ oluş) yüce Allâhın rasûlu Muhammedin üzerine olsun ve yüce Allâhın rahmeti ve O’nun bereketleri. 


 

                Gökler ve yer(yüzü) şuurludurlar , tesbih ederler , konuşurlar , duyguludurlar. Gökler ve Yer(yüzü)nün şuurlu olduğuna delil olan âyetler : (Kuran – 17 İsrâ 44) , (Kuran - 33 Ahzâb – 72) ve (41 Fussılet 11). 

(Kuran – sûre 17 , İsrâ sûresi - âyet 44)Yüzdürür (faaliyete geçirir-Tesbîh eder) onun için göğün yedisi ve Yer(yüzü) ve  kim (varsa) onlarda , şey (denilen)den (var mı) dır istisnâ yüzdürür (faaliyete geçirir - tesbîh eder) Övgüsüyle Onun ve ne var ki anlamazsınız tesbîhlerini onların , elbette O oldu çok iyi huylu (Halîm) , günahları çok örten (Gafûr)”.   

                  Yer(yüzü)nün ve Yedi kat olan göklerin yedisinin de Allâhı tesbih ettiklerine  göre Gökler ve Yer(yüzü) şuurludur. 

(Kuran – sûre 33 , Ahzâb sûresi – âyet 72) “Elbette biz sunduk emâneti Gökler ve Yer(yüzü) ve Dağlara , böyle iken geri durdular onu yüklenmekten ve endişelendiler ondan ve yüklendi onu insan , elbette o (insan)  idi çok zâlim , çok câhil”.

                   Gökler ve Yer(yüzü)nün emâneti almakla muhâtap olmaları ve emâneti almaktan geri durmaları ve endişelenmeleri de Gökler ve Yeryüzünün şuurlu olduklarına delildir.     

(Kuran – sûre 41 ,  Fussılet sûresi – âyet 11) “Sonra doğruldu Göğe ve o duman hâlinde (idi) böyle iken dedi Ona ve Yer(yüzü)ne – Gelin itaat ederek veyâ isteksizce , (ikisi) dediler – Geldik itaat edenler (olarak)”.

                   Bu âyet , Gök ve Yeryüzünün işittiğine , konuştuğuna , tercihini kullanma kâbiliyetinin olduğuna , irâdeli hareket kâbiliyetinin olduğuna , şuurlu olduğuna delildir.   

                   Gökler ve Yeryüzünde ne varsa şuurludurlar zîrâ tesbîh ederler. Buna delil olan âyetler : (57 – Hadîd – 1) , (59 Haşr 24) , (61 Saf – 1) , (62 Cumâ – 1) , (64 Teğâbun – 1).   Örnek meâl ;

(Kuran – sûre 64 , Teğâbun sûresi – âyet 1)Yüzdürür (faaliyete geçirir - Tesbîh eder) Allah için , ne (varsa) Göklerde ve ne (varsa) Yer(yüzü)nde , Onun için(dir) Mülk ve Onun için(dir) Övgü ve O şeyin hepsinin üzerine çok iyi ölçüler koyan”.      

                    Gökler ve Yeryüzünde ne varsa hepsinin tesbîh etmeleri , Gökler ve Yeryüzünde ne varsa hepsinin şuurlu olduğuna delildir.

                    Ayrıca Gökler ve Yeryüzündekilerden olan Cehennem de şuurludur , konuşur , istekleri vardır. Buna delil olan âyet Kuranın 50 numaralı sûresi olan Kâf sûresinin 30 numaralı âyetidir. 

(Kuran – Kâf – 30) “Günü , deriz Cehenneme – Doldun mu ve der – Artandan (daha) var mı”.   

                    Bu âyete göre , Cehennem işitir , konuşur , istekleri vardır , şuurludur. 

CENNET VE CEHENNEMİN KONUŞTUĞU HAKKINDA HADİSLER DE VARDIR

                    Hz. Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki: "Cennet ve cehennem, aralarında (ihtilaf ederek Allah nezdinde) dava açtılar. Cehennem: "Ben, mütekebbirler (dünyada büyüklük taslayanlar) ve mütecebbirler (zorbalık yapanlar) için tercih edildim!" diye övündü. Cennet de: "(Ey Rabbim!) Bana niçin sadece zayıflar ve (insanlar nazarında) düşük olanlar, (hakir görülenler) girer?" dedi. Allah Teala Hazretleri önce cennete hitap etti: "Sen benim rahmetimsin. Kullarımdan dilediklerime rahmetimi seninle ulaştıracağım!" Sonra da cehenneme hitap etti: "Sen de benim azabımsın. Kullarımdan dilediğimi seninle azablandıracağım!" (Her ikisine yönelerek): "İkiniz(in de vazifesi var! İkiniz de) dolacaksınız!" buyurdu. Ancak cehennem, bir türlü dolmak bilmedi. Allah Teala da ayağını üzerine bastı. Derken cehennem: "Yeter! Yeter!" diye inledi. Bu suretle dolmuş olan cehennemin ağzı birbirine kavuştu. Allah mahlûkatından hiçbir ferde asla zulmetmez. Cennete gelince, Allah yeni mahlûkat yaratarak onu dolduracaktır.

"Kaynak:  (Buhari, Tefsir, Kaf 1, Tevhid 25); (Müslim, Cennet 35, (2846)) ; (Tirmizi, Cennet 22, (2564) Konu:  Cennet ve Cehennem)

                    Tüm bu yazı dizisinde anılanlarla birlikte , İnsanların şuurlu olduğunu biliyoruz , ayrıca insan benzeri zekâ seviyesi yüksek varlıkların varlığı da kanıtlanmış ve onlarda şuurlular. Bunlardan başka Cinler de var ve şuurlular. Melekler de kâinâtı kaplayan varlıklardırlar ve şuurludurlar. Bunlar hakkında müstakil yazılar , bilgiler zâten var olduğuna göre bunları ayrıca yazmaya , bu yazı dizisine eklemeye  gerek yok. Bu yazı dizisinde az bilinen ya da bilinmeyen konuları yazarak şuurlu bir evrende yaşadığımızı Kuran delilleri ile isbât ettim. Kuran , tüm bu yazı dizisinde yazılanların ve her şeyin şuurlu olduğunu bildirir. Her şeyin şuurlu olduğunu bildiren âyetler : (17 – İsrâ – 44) ve (41 Fussılet 21). 

(Kuran – sûre 17 , İsrâ sûresi - âyet 44) “Yüzdürür (faaliyete geçirir - Tesbîh eder) onun için göğün yedisi ve Yer(yüzü) ve  kim (varsa) onlarda , şey (denilen)den (var mı) dır istisnâ , yüzdürür (faaliyete geçirir - tesbîh eder) Övgüsüyle Onun ve ne var ki anlamazsınız tesbîhlerini onların , elbette O oldu çok iyi huylu (Halîm) , günahları çok örten (Gafûr)”.   

                     Her şeyin tesbîh etmesi , her şeyin şuurlu olduğuna delildir.  

(Kuran – sûre 41 , Fussılet sûresi – âyet 21) “Ve dediler derilerine onların , ne için tanıklık ettiniz üzerimize , dediler konuşturdu bizi Allah ki konuşturdu her şeyi ve o yarattı sizi ilk defa ve ona doğru geri döndürülürsünüz”.     

                      Her şeyin konuşması , nutk etmesi , konulu konuşması , açıklayıcı konuşması  da her şeyin şuurlu olduğuna delildir. 

                      Sâdece insanları şuurlu zanneden yanlış anlayışların yok olmasını ve yüce Allâhın kullarının çokluğuna bakarak onlar içinde az bir yeri olan insan türünün haddini bilerek , cehâletinin sapkınlığından sıyrılıp , yüce Allâha kul olmasını dilerim yüce Allahdan.

Âyet  =  “…ve (Gerçeğe) İletme’ye uyan Sağ Olsun”  (Kuran – 20  Tâhâ sûresi , Âyet 47)

Âyet  =  “Övgü , Evrenlerin türeteni Allah içindir”  (Kuran – 1 Fatiha sûresi , Âyet 1)

Yazar = Ali kenan Aydın   

İlk yazım tarihi =  4 Temmuz 2012 Çarşamba (târihinden önce yazıldı)

 

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

İSLAMDA ; KURAN VE HADİSDE EVRENSEL ŞUUR – 15- GÖKLER VE YER VE ONLARDAKİLER – CEHENNEM VE HER ŞEY

      İSLAMDA ; KURAN VE HADİSDE EVRENSEL ŞUUR – 15- GÖKLER VE YER VE ONLARDAKİLER – CEHENNEM VE HER ŞEY.   BEN ALLÂHIN KULUYUM. A...